Miras, miras bırakanın ölümü ile başlayan ve mirasçılar arasında geçen özel hukuki ilişkidir.
Miras bırakan kişinin vefatı ardından bazı hak ve borçların mevcut durum düzenlemesi sona ermez. İşte bu tarz durumlarda Miras Hukuku devreye girer.
Mülkiyet, ölüm ile sonlanmaz. Dolayısıyla ölümden sonra mal varlığı ve haklar adına ilerleyen süreç devam eder. Eğer mülkiyet sahibinin ölümü üzerine kalan mülk, sahibinin mirasçısına değil de devlete kalsaydı işte bu zaman gerçek mülk sahipliğinden söz edemezdik. Ve böyle bir durumda miras hukuku diye bir gerçeklik de olmazdı. Birçok farklı türde miras davası mevcuttur.
Tapu Miras Paylaşımı Nasıl Yapılır:
Miras bırakan kimsenin vefatının üzerine geride bıraktığı mal varlığının tapudaki mirasçılara bölünmesine tapu miras paylaşımı denmektedir.
Miras bırakanın vefatından sonra bütün mirasçılar vefat eden kimsenin kalan bütün mal varlığına ortak olurlar. Bu ortaklık zorunlu ortaklıktır ve miras pay edilene kadar devam eder. Miras pay edildikten sonra ortaklık ortadan kalkar.
Mirasçılar dilerlerse aynı mal varlığında ortak hak sahibi olabilecekleri gibi isterlerse de kendi aralarında anlaşıp mirası birbirleri içinde pay edebilirler. Tüm mirasçılar, tapuda miras sözleşmesi imzalayarak yazılı olarak miras paylaşımını gerçekleştirebilir.
Ancak içlerinden biri itiraz ederse Sulh Hukuk Mahkemesi’ne miras davası açabilir ve karşı gelebilir. Tapu miras paylaşımı sırasında yapılan birçok hata ve eksik davranış mevcut. Egra Hukuk olarak tapu miras paylaşımı nasıl yapılır, ona bir bakalım.
Öncelikle veraset ilamı ya da halk arasında daha yaygın adıyla bilinen mirasçılık belgesine ihtiyacınız var. Bu belge sayesinde muris kişinin mirasçısı olduğunuz kanıtlanır.
Bu belge olmadan işlemleriniz en baştan başlayamaz. Eğer belge elinizde mevcut değilse noter ya da Sulh Hukuk Mahkemesi aracılığıyla elde edebilirsiniz. Bu belge, sizinle birlikte diğer mirasçıları ve mirasçıların paylarını gösterir. Böylece süreç daha hızlı ilerler.
Mesela, vasıflı taşınmaz bir miras kaldığını farz edelim. Öncelikle bu mirasın bulunduğu il veyahut ilçelere başvurarak emlak vergisini ödemeniz gerekmektedir.
Gözünüzü ilk başta korkutan bu adım, gerçekten çok kolay şekilde hallolabilmektedir. Bu adımı tamamladıktan sonra vergi dairesine gitmeniz gerekmektedir. Burada sahip olduğunuz mirasın miktarına bağlı olarak Veraset ve İntikal vergileri ödemeniz gerekmektedir.
Bu vergiler de ödendikten sonra Vergi Dairesi tarafından, Tapu Müdürlüğüne yazılmış menkul ve gayrimenkul miraslardan ötürü veraset ve intikal vergilerinin ödendiğini kanıtlayan bir belge hazırlanmaktadır. Bu hazırlanan belge sayesinde miras olan gayrimenkulün intikal işlemi adına Tapu Dairesinde yasal işlemleri yürürlüğe koyabilirsiniz.
Bu işlemi de hallettikten sonra en son online başvuru yapmanız gerekmektedir. WEBTAPU başvurusu sırasında mirasçılık, intikal ve veraset vergilerinin ödendiğini gösteren belgeleri ve buna benzer bilgilerinizi online sistemde sizlere gösterildiği gibi sırasıyla sisteme yüklüyorsunuz.
Egya Hukuk olarak sizlere bu aşamada yardımcı olur ve doğru başvuruyu yapmanızı sağlarız.
Başvurunuz sonucunda başvuru sıranız ve diğer bilgileriniz sistem üzerinden sizlere iletilecektir. Bu başvuru numarası ile sisteme yüklediğiniz dosyaları bu sefer fiziken gidip teslim etmeniz gerekmektedir. Ayrıca telefonunuza gelecek bilgiler ile eğer ödeyecekseniz miras vergilerinizi nereye ve nasıl ödeyeceğinizi göreceksiniz.
Bütün bu ödemeler ve belge teslim işlerinden sonra Tapu Müdürlüğü mirasçıya tapu belgesini düzenleyerek aynı gün içerisinde teslim ederler.
Egra Hukuk iler birlikte bu aşamaları çok daha rahat ve hızlı şekilde tamamlayabilirsiniz. İletişime geçmeniz yeterli.
Ölen Kişinin Mirasçıları Kimdir:
Mirasçı ölen kişinin bıraktığı bütün mal varlığına sahip olacak kişi ya da kişilerdir. Ölen kişinin mirasçıları halk arasında da bilindiği gibi, ilk olarak birinci dereceden altsoyudur.
Yani buradan anlaşıldığı gibi ölen kişinin çocukları hala hayattaysa, kalan miras çocuklarına eşit şekilde paylaşılmalıdır. Eğer çocuklar hayatta değil ancak torunlar yaşıyor ise bu sefer bir sonraki nesle sıçrar ve torunlar miras hakkına sahip olur.
Yaşayan eş, kardeş ve diğer etkenler de mirasın paylaşımını etkiler tabi ki. Biraz bu durumların ayrıntısına inelim şimdi.
Bazı durumlarda ölen kişinin mirasçısı anne ve babası olmaktadır. O durumların başında ölen kişinin herhangi bir altsoyu olmaması gelmektedir.
Eğer alt soya sahip değilse ölen kişinin mirasçıları anne ve babası olmaktadır. Eğer anne ve babası miras bırakandan önce vefat etmiş ise her derecede halefiyet yoluyla kendi alt soyları mirasları alır. Örneğin mirasçının anne babası ve çocuğu yoksa, bir önceki soy olan büyükanne ve büyükbabaya miras hakkı geçer.
Eğer mirasçının eşi ve çocukları yoksa, anne ve babası miras bırakandan önce vefat etmişse ve büyük annesiyle büyük babasının bir tanesi vefat etmişse miras, vefat etmeyen tarafa kalır. Şayet her iki taraf da vefat etmişse bir önceki soya ya da o soydan gelen çocuklara miras geçer.
Dolayısıyla ölen kişinin mirasçıları her zaman alt soyu olsa da alt soyunun bulunmama ihtimaline karşı bir önceki soylar da mirastan hak elde etme hakkına sahiptirler.
Miras Davası Nedir:
Miras davası, ülkemizde sıklıkla görülen ve üzerine düşülen dava çeşidindendir. Miras bırakan kişinin, miras hakkında bir bilgi vermeden ölmesi veyahut kaçırılması, kaybolması gibi durumlarda; mirasta hakkı olduğunu düşünen ya da direkt hakkı olan kişilerce açılmış davalardırlar.
Muris ölmeden ya da başına bir şey gelmeden önce vasiyet hazırlamışsa bütün mal varlığı tamamen o vasiyete göre düzenlenir ve yeni sahiplerine dağıtılır. Eğer bütün mirasçılar bu vasiyete razı gelirlerse miras davasına ihtiyaç duyulmaz ve sonuca hızlıca varılır.
Ancak mirasçılar karşı gelir ve mirasın gerekliliklerini kabul etmezlerse karşıt dava açarlar. Zaten miras davalarının çoğu mirasçıların kendi aralarında uyuşmazlıkları sebebiyle açıldığı bilinmektedir.
Vefat eden kişinin ardında bıraktığı mal varlığına yönelik hakları bulunan kimseler yani mirasçılar, medeni hukuka göre ikiye ayrılır: murisin alt soyu ve üst soyu.
Bunlar;
- Vefat eden murisin eşi
- Vefat eden murisin çocukları ve torunları
- Vefat eden murisin kardeşleri
- Vefat eden murisin anne ve babası
- Vefat eden murisin büyük annesi ve büyük babası
Soylardan mirasın düştüğü zümre ölmüş ya da hiç var olmamış ise alt soy ve üst soy olmak üzere bir sonraki zümreye miras hakkı geçer. Ancak o zümre var ise diğer soya geçiş olmaz.
Örneğin vefat eden murisin eşi, çocukları ya da anne ve babası mevcut değil ancak kardeşi var. Bu durumda mirası kardeşine kalmaktadır. Kardeşinin çocukları yani yeğenleri de bu mirasta hak sahibi olsa da anne ve babaları sağ olduğu için mirastan faydalanamazlar.
Dolayısıyla her hak sahibi olan kişi mirastan faydalanamaz. Tabi muris eğer kendi isteğiyle ölmeden hazırladığı vasiyette mirasını yeğenlerine bırakıyor ise o zaman miras tamamen yeğenlerinin olur.
Yani vasiyette yazanlar sıralamaya göre bırakılan mirastan çok daha değerli ve önemlidir. Ancak diyelim vasiyet yok, bu durumda zaten eğer kişi yasal mirasçı ise vasiyete de ihtiyaç duymaz ve miras hakkından dilediğince faydalanır.
Egra Hukuk olarak miras ve miras davaları hakkında aklınıza takılan her türlü soruda cevap olmaya ve miras davalarınızda sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz. İletişime geçerek bilgi sahibi olabilirsiniz